Son yıllarda Amerikan siyaseti, ulusal güvenlikten ekonomiye kadar geniş bir yelpazede etkili olan, Çin ile yürütülen ticaret savaşının sonuçlarından fazlasıyla etkilenmiş durumda. Ticaret savaşı, hem içeride hem de uluslararası alanda birçok tartışmayı beraberinde getirdi. Ancak, bu süreçte Donald Trump’ın politikalarına olan destekte gözle görülür bir azalma yaşanıyor. Ankete katılan Amerikalıların büyük bir kısmı, ticaret savaşı nedeniyle yaşadıkları ekonomik sıkıntılara dikkat çekiyor ve bu durum, Trump’a olan desteği tehdit ediyor.
Ticaret savaşı, ABD ve Çin arasında gümrük tarifelerinin artmasıyla şekillenmeye başladı. Bu gelişmeler, Amerikan üreticileri ve tüketicileri üzerinde ciddi mali baskılar oluşturdu. Kısa vadede ekonomik büyüme hedefleri için olumlu bir yanıt beklenirken, aslında bazı sektörler, özellikle tarım ve teknoloji, zor günler yaşamaya başladı. Özellikle çiftçiler, karşılaştıkları zorluklardan dolayı büyük zararlar gördükleri gerekçesiyle Trump yönetimini eleştiriyorlar. Çiftçi destek programları, bu krizi aşmak için hükümetin sunduğu çözümler arasında yer alıyor; fakat bu destekler yeterli olmadığı için çiftçilerin morali gittikçe bozuluyor.
Ayrıca, ticaret savaşının getirdiği artan maliyetler, tüketicilerin sepetlerinde de hissedilmeye başlandı. Özellikle elektronik ürünlerde, gıda maddelerinde ve diğer tüketim mallarında fiyatların artması, halkın Trump’a olan güvenini sarsıyor. Birçok Amerikan vatandaşı, bunun yanı sıra ülkede istihdam oranlarının düşmesini ve iş kaybını da bu savaşın bir sonucu olarak görüyor. Ekonomi üzerine yapılan anketlerde, katılımcıların %60’ından fazlası ticaret savaşını olumsuz buluyor.
Araştırmalar, 2024’te yapılacak olan başkanlık seçimleri öncesinde Trump’ın destek oranlarının düşmesine yol açacak birçok faktör olduğunu ortaya koyuyor. Ekonomi, bu seçimlerde ana tema olacağı için, ticaret savaşının sonuçları ve ciddiyeti, Trump’ın yeniden seçilme şansını doğrudan etkileyecek. Destekçileri, Trump’ın ulusal çıkarları koruma konusundaki kararlılığını savunsa da, birçok kişi bu durumun fiyatlar üzerindeki etkisinin yanı sıra kişisel finansal durumları üzerinde yarattığı baskıyı görmezden gelemiyor.
Ticaret savaşının yarattığı belirsizlik, işverenlerin stratejik karar alma yeteneklerini de olumsuz etkilemiş durumda. Birçok şirket, açtığı yeni istihdam olanaklarından dolayı geri çekildikçe, ekonomik büyüme hız kesiyor. Bu durum, Biden yönetiminin de dikkat alanına giriyor. Çünkü mevcut yönetim, en azından bazı kesimlerin Trump’a olan desteğinin kırılmasını engellemek amacıyla tüketime yönelik yeni teşvikler sunma çabasında.
Sonuç olarak, Trump’ın ticaret savaşına yönelik politikaları, Amerikalılar arasında derin bir rahatsızlık yaratmaya devam ediyor. Ekonomik sıkıntılar ve istihdam kaybı, Trump’ın mevcut destekçi tabanını sarsarken, bu durumun 2024 seçimlerinde de yansımaları olacağı aşikar. Amerikan kamuoyu, hızlı bir değişim sürecine sahne olurken, ticaret politikalarının nasıl şekilleneceği merakla bekleniyor.
Gelecek aylarda, ticaret savaşının yansımaları, hem iç politikada hem de uluslararası ilişkilerde daha fazla dikkat çekecek gibi görünüyor. Ancak bu durumun nasıl sonuçlanacağı ve Trump’ın bu yeni dengede nerede duracağı, Amerikan siyaseti üzerinde önemli bir etki yaratmayla kalmayacak, halkın ekonomiye olan inancını da belirleyecek.